November 16, 2009

Smirting and then Foking




Gözlerim yaşardı. Yıllardır neden bizde yok yahu bu olay diye diye dilimde tüy biten iki olaydan en önemlisi sonunda  bize de bulaştı: “Smirting” => Smoking and Flirting .  Şahane bir devrim. Trend dediğin böyle olur. Gelelim faydalarına;
Çok sıcakkanlıyız malum. Akdeniz, Karadeniz, Ege insanıyız falan filan. Ama bu güzelliklerimizin meyvelerini genelde misafirler, yabancılar yerken, biz kendi aramızda birbirimizi yeriz, söylenmemiş kelimeler, kurulamamış cümleler ömrümüzü yer. Neyse bunlar derin mevzular biz gelelim smirting’in İstanbulluya faydalarına;
Sorun Bir… Damsız girilmez. Malum büyük bir travma nedeni.  Tevazuya gerek yok. Bu işin maduru pek olmadımJ Ama malum, asosyalliğin baş mimarıdır bu mevzu. “Arkadaş çevresinde tanıştık” kısırlığının, evde erkek muhabbeti fenomeninin tek nedenidir.  Smirting Çözümü ..Sigaranın sosyalleştirici yanı malum, tiryakilerin birbiriyle konuşmaya olan yatkınlığı da diğerlerine göre oldukça fazla. O zaman, ah bir ateş ver demekten başka bir şeye gerek kalmıyor zaten.
Sorun İki.. Meteliksizlik. İstanbul, cebinde para yokken adamı rezil eder. Evden dışarı adım atamazsın. Adım attın eğleneyim dedin, damın da var, mekâna girişiydi, içkisiydi, niteliğini aşan paralar harcamak lazım. Sürekli bir eğlence mümkün değil.  Çözüm yine burda... Smirting genelde kapalı mekanların hemen önünde yapılan bir faaliyettir. Dış çember bu mekanın müşterilerinden, orta kalabalık ise yancılardan oluşur. İçkiyi mekandan alacağına biraz ilerideki tekel bayiinden 5te 1 fiyatına alırsın, hava zaten bedava. Hatta “bira alalım mı?” teklifi çook kapılar açar, yol nasıl geçti bilinmez.
Sorun Üç.. Meydansızlık… Büyük şehirlerin hep meydan kültürü vardır. Paris, Eiffel’in önündeki çimler, Roma’da Piazza di Spagna merdivenleri, London’da Hydepark, Madrid’de Buen Retiro ,New York Times Square ve daha niceleri. Ama istanbul’da böyle bir meydan yoktur. İstiklal caddesi statik değil, akışkan bir kalabalıktır. Çözümü… Smirting kalabalıklar oluşturur, meydanları etiketler. Meydanlarda hoş sohbet oluşturur. Müzisyenlerini oluşturur. İstiklal caddesinde müzisyene para vermezsiniz ama meydanda bir bira ısmarlarsınız. İlk aklıma gelen meydanlar Tünel ve Galata.
Sorun Dört…Aynasızlar. Üç yanı denizlerle çevrili memleketimde açık havada elinde bira şişesiyle denize karşı bira içilen şehirler bir elin parmaklarını geçmez. İstanbul’da eskiden vapurun kıçında içerdik, artık onun da içine ettiler. Gerçi meydanlarda taşkınlıklar olacaktır muhtemelen ve anında aynasızları kafamıza dikerler. Ama böyle hareketleri kimse engelleyemez.
Edgar Allan Poe'dan gelsin son söz : " Mutluluk; yaratmaktan, tüm hırslardan arınmış olmaktan ve en önemlisi açık havada yaşayarak, güzel kızlarla aşk yaşamaktan ibarettir."


No comments:

Post a Comment